BTS, Müzik ve Billboard

Bir süredir bu konu üzerine çok düşünüyorum. K-Queens yayınları yaptığımız zamanlarda bu konu üzerinde çok konuşurduk. K-Pop’u ilk dinlediğim zamanlarda dinleyicilerin izlenme ve dinlenme sayılarına çok önem verdiğini fark ettim. O zamana kadar yıllardır genellikle aynı müzikleri dinleyen birisi olduğum için açıkçası bu girişimin imaj üzerine olacağını düşünüyordum. Oysa, zamanla bu konudaki düşüncem oldukça değişti.

Müzik sektörüne baktığımız zaman, şüphesiz ki Amerika en büyük bulvarlardan birisini oynuyor. Amerika’da gerçekleşen Grammy ödülleri, Billboard müzik sıralaması sanatçıların edindikleri başarı açısından çok önemli. Billboard, Hot#100’de Amerika’da satın alınan şarkıların haftalık sonucuna göre birinciliği en çok satın alınan şarkıya veriyor. Grammy ise, bu sene yeni kurallar getirdi ve bildiğim kadarıyla, seçimleri yapan jüri üyeleri konusunda daha dikkatli olacağına dair açıklama yaptı. Şarkıların dinlenmesi ya da satın alınması Grammy’i herhangi bir şekilde etkilemese de Billboard‘u oldukça etkiliyor. Billboard başarısı ise sanatçıyı oldukça etkilediğinden bence Grammy’nin de ilgilendiği bir alan oluyor. Sadece K-Pop dinleyenler değil, dünyanın bir çok yerinde hayranlar sevdikleri sanatçıların şarkılarının müzik videolarının izlenme sayısını arttırıyor. Son dönemde, Amerikalı müzik eleştirmenlerin bu izlenme sayılarının organik bir şekilde değil, hayranlar tarafından sistematik bir şekilde arttırılmasını eleştirdiğini gördüm. Tam bu noktada bu konu beni rahatsız etmeye başladı. Çünkü bence burada eleştirilmesi gereken müzik grupları, sanatçılar ya da hayranlar değil, sistemin geldiği nokta. Şöyle soralım, Oldukça başarılı bir müzik grubu sadece organik dinlenme ile Billboard listesinde yer alabilecek mi? Cevap, hayır.

“Stream kasma” denilen uygulama; Youtube, Spotify ve Soundcloud gibi platformlarda desteklenen sanatçıların şarkılarının düzenli ve organize bir şekilde dinlenilmesinden sonra elde edilen istatistik sonuçları oluşturma. Bu uygulama K-Pop ile gelmedi. Bu uygulama, hayranlar tarafından daha önce Justin Bieber şarkıları, Taylor Swift şarkıları ve Selena Gomez şarkıları için de uygulanıyordu. Sadece bu sanatçılar için değil, bir çok sanatçılar için uygulanan bir sistemdi. BTS’in bu konuda baskın olmasının sebebi, hayranları ile aralarındaki özel bağı. Aynı zamanda hitap ettiği hayranların sayılarının her geçen gün artmaları. Özellikle geçen sene bu zamanlar yayınlanacağı duyurulan Dynamite single’ından sonra BTS, dünyanın her yerinden dinleyici kazanmaya başladı. BTS, Dynamite’dan önce de oldukça bilinen bir gruptu. Repertuvarlarında bir çok müzik türünü barındıran grup, bu zamana kadar Korece şarkı yapıyordu. Covid döneminin ortaya çıkması ile birlikte, sorunun evrenselliği müziğin evrensel olduğunu vurguladı. BTS, bütün dünyanın aynı problemle uğraştığı süreçte müziğin pozitif etkisini kullanarak insanlara ulaşmayı hedefledi. Bu nedenle de Dynamite, Butter ve Permission to Dance gibi İngilizce singlelar çıkardı. Hoşumuza gitsin ya da gitmesin. İngilizce evrensel bir dil. Bu nedenle de dünyanın bir çok yerinden bilinirlik kazandılar ve kitlelerinin sayısını arttırdılar.

Konumuza gelecek olursak. Günümüzde stream kasmak oldukça tartışmalı bir konu. Peki, başarılı bir sanatçı, şarkılarının stream kasmak ile değil de organik bir şekilde dinlenilmesini istese, sizce Billboard listesinde yer alabilir mi? Diğer sanatçıların hayranları tarafından organize bir şekilde ortaya çıkarılan sonuç bu sanatçının davranışını ne denli başarıya götürür? Bu durumda eğer oyunu kurallarına göre oynamazsanız, bu oyunda olamazsınız. Bunu dinleyicilere en iyi öğreten ülke Amerika oldu. Bütün bu dönen çarktan kazanan kişi kim? Yine Amerika. Satın alınan şarkıların hepsi Amerika’nın müzik endüstrisine yardımcı olan bir sistemin parçası. İnsanları böyle bir organizasyona iten de yine Amerika’nın kendisi. Bu durumda Amerikalı bir müzik eleştirmeninin çıkıp “Hayranlar tarafından getirilmiş olduğumuz durum müzik sektörünün sonudur.” söylemi bana komik geliyor. Bu sistemi başlatan K-pop dinleyenleri değildi. Ama şu anda K-Pop severler bu konuda başarılı olduğu için bütün suç onlara yükleniyor. Oysa bu sistemi isteyen kişi Amerika’nın zaten kendisi.

Günümüzde kimse bir sanatçının Billboard ya da Grammy’de başarı edinme arzusunu eleştiremez. Çünkü çoğu sanatçının kalbinden geçen hedefler bu başarıların içerisinden geçmekte. O zaman hiç kimse oyunu kurallarına göre oynayan insanları da eleştiremez.

Şu bir gerçek ki, BTS‘in başarısı sahip olduğu istatistiklerin çok ötesinde, Güney Kore’den dünyaya seslenen bir müzik grubu niteliğinde. Ama Billboard ve Grammy hala günümüzde önem taşımakta. Bu nedenle müzik gruplarının bu başarıyı istemesi çok normal. Eğer bu noktada eleştirilecek kişiler varsa, sistemin böyle olmasını tercih eden baştaki kişilerdir. BTS ya da Taylor Swift ya da Beliebers değil.